Şemsiye ve şezlonglarla işgal edilen sahillerde yeni direniş başladı
Bodrum Gümüşlük'te toplanan Özgür Kıyılar Bodrum İnisiyatifi, sahillerin özel işletmelerce gasp edilmesini protesto etti. Belediye yetkilileriyle yapılan görüşmelere rağmen somut adım atılmadığını belirten grup, 'Halkız, haklıyız, kazanacağız' diyerek mücadelenin süreceğini açıkladı.
Gümüşlük Mahallesi'nde bulunan halk plajında bir araya gelen Özgür Kıyılar Bodrum İnisiyatifi, kıyı işgallerine karşı Güney Şirin öncülüğünde basın açıklaması yaptı. Açıklamada, 2024 yılında 18 farklı kıyıda düzenlenen eylemler hatırlatılarak, sahillerdeki masa, şemsiye ve şezlong işgallerine dikkat çekildi.
Grup, bugüne dek kaymakamlık, belediye, ticaret odası ve siyasi partilerle görüşmeler gerçekleştirdiklerini, bu görüşmelerde olumlu mesajlar aldıklarını ancak verilen sözlerin tutulmadığını ifade etti. Gümüşlük’teki halk plajında yaşanan son gelişmenin, Bodrum’un birçok kıyısında benzer şekilde sürdüğüne vurgu yapıldı.
“UNUTMAYACAĞIZ, UNUTTURMAYACAĞIZ! HALKIZ, HAKLIYIZ, KAZANACAĞIZ!” ifadeleriyle seslerini yükselten inisiyatif, Anayasa’nın 43. maddesi ile Kıyı Kanunu’nun 5 ve 6. maddelerinin uygulanmasını talep etti. Belediye yetkililerinden somut adımlar beklediklerini ve topu taca atmak yerine taraflarını belli etmeleri gerektiğini belirtti.
Belediyeye ve Turizm Bakanlığı’na çağrı:
Belediyenin sosyal belediyecilik anlayışıyla hareket etmesi gerektiği ifade edilirken, şezlong ücretlerinin 100 TL’ye çıkmasına da tepki gösterildi. Turizm Bakanlığı’nın halk plajlarında uyguladığı ücret politikalarının da iptal edilmesi istenerek, “Havlumu sererim, denize girerim” sloganıyla özgür kıyı talebi yinelendi.
Her gün saat 17.00’de Gümüşlük halk plajında toplanılacak
Basın açıklamasında, kıyı işgalleri sona erene kadar her gün saat 17.00’de halk plajında toplanılaracağı duyuruldu. Açıklamada ayrıca turizm işletmeleriyle değil, işgalcilerle ve buna göz yumanlarla mücadele edileceği belirtildi.
Halka çağrı:
Özgür Kıyılar Bodrum, tüm vatandaşlara siyasi görüş fark etmeksizin birlik çağrısı yaparak şu sözlerle açıklamasını sonlandırdı:
“Klavye başında işgalden kurtulan vatan olmadığı gibi, işgalden kurtulan kıyı da olmayacaktır. Kıyılar bizim, hepimizin!”


