Dengiz: 'Bodrum'u Kötülemek Çözüm Değil!'

Sezonun ortasına gelindiğini belirten Dengiz, “Sezonu ortasına girdik diyebiliriz. Bir iki münferit olayın dışında sorunsuz ve kazasız devam ediyoruz. Ağustos ayında otellerde doluluk oranı yüzde 85’in üzerine çıktı. Sonraki aylarda da aynı istikrarı sürdürmeyi ümit ediyoruz” dedi.

Bodrum’un en güçlü yönünün yıllardır bölgeyi tercih eden “tekrar eden müşteriler” olduğunu vurgulayan Dengiz, “Yurt dışında on yaşındaki çocuklar bile Bodrum’un nerede olduğunu biliyor. Yıllar önce gelen turistler, burada güzel anılar biriktirdikleri için yeniden geliyorlar. Bu bizim en büyük avantajımız. Bodrum’un adı bile güzel. İnsanlar tatile gidiyorum demiyor, Bodrum’a gidiyorum diyor. Bu aslında sosyolojik bir olgu” ifadelerini kullandı.

Son yıllarda Bodrum’a en çok İngiltere’den turist geldiğini aktaran Dengiz, bu yıl da ilk sırayı İngiltere’nin aldığını, onu Polonya, Rusya ve Almanya’nın takip ettiğini söyledi. Almanya’da bir miktar kayıp yaşandığını belirten Dengiz, diğer ülkelerde ise tek haneli artışların görüldüğünü dile getirdi.

Yerel işletmeler, oteller ve esnaf arasındaki iş birliğinin önemine değinen Dengiz, asıl sorunun ekonomik koşullar olduğunun altını çizdi. Fahiş fiyat tartışmalarına da açıklık getiren Dengiz, “Bir restorana girdiğinizde kapıda fiyat listesi var. Müşteri fiyatı görüp karar veriyor. Yemekten memnun kalmazsa bu ayrı bir konudur. Ancak bazı işletmeler yüksek fiyatlarla sadece belli bir kitleye hitap ediyor. Bu bir sosyal alan seçimi. Bodrum sadece lüks değil, her kesime hitap eden bir destinasyondur” diye konuştu.

2025 sezonunun beklentilerini karşıladığını dile getiren Dengiz, uçak kapasitesindeki sıkıntılar nedeniyle bazı dönemlerde boşluklar yaşandığını ancak genel tablonun olumlu olduğunu belirtti. “Geçen yıl deniz ve hava yoluyla 1 milyonu yakaladık. Bu yıl büyük bir artış olmayacağını biliyorduk. Biz rakamlarla yalan söylemeyiz, rakamlarla konuşuruz. Temmuz’da uçak kapasitesi erkenden doldu. Bu yüzden boşluklar oldu. Sorun aslında uçaklarda” dedi.

Bodrum’un son yıllarda aldığı göçün etkilerine de değinen Dengiz, bu kez dernek başkanı kimliğini bir kenara bırakıp “Bodrumlu Ömer Faruk” olarak konuşmak istediğini söyledi. “Ben eski köyümü özledim. Çocukluğumuzun Bodrum’u başkaydı. Eskiden turizm sezonu açıldığında belediye anons yapar, herkes evinin önünü süpürürdü. Şimdi de bu ruhu yeniden canlandırmamız gerekiyor. Bodrum büyükşehir olmak zorunda değil, büyük bir köy olabilir. Biraz durmamız, sakinleşmemiz lazım. Daha fazla imara açılmamalı” sözleriyle dikkat çekti.

Bodrum’un diğer turizm destinasyonlarına göre daha fazla eleştiri almasının nedeninin isminin büyüklüğü olduğunu söyleyen Dengiz, “Bodrum’un adı bile çok büyük. İnsanlar burayı daha fazla konuşuyor. Ama biz kötü tarafına değil, iyi tarafına bakıyoruz. Rahmetli annem derdi ki hayatın hep kötü tarafına bakarsan öyle gider. Biz iyi tarafına bakıyoruz. Bodrum havası, güneşi ve ruhuyla vazgeçilmez” dedi.

Gelecek yıl için beklentilerini de paylaşan Dengiz, büyük artış beklemediklerini belirtti. Avrupa’daki ekonomik koşulların etkili olacağını söyleyen Dengiz, “2026’da Bodrum’a gelecek turist sayısında yüzde 5 ila 10 arasında artış öngörüyoruz. Daha fazlasını istemiyoruz. Biz en az kayıp veren destinasyonlardan biriyiz. Bu tabloyu korumak istiyoruz” ifadelerini kullandı.